Osmaniyede delici-kesici aletle 15 santimlik yaralanması sonrası akciğerinde kanama oluşan bir hasta, kapalı yöntemle acil koşullarda 2 santimlik kesiyle yapılan ameliyat sonrası eski sağlığına kavuştu. Osmaniye de ilk kez delici-kesici alet yaralanması sonrası akciğerde oluşan kanama ve yaralanma Osmaniye Devlet Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op.Dr. Ebubekir Aksu tarafından yapıldı. Yapılan operasyonlarla ilgili bilgi veren Op.Dr. Aksu, “Delici-kesici alet yaralanması sonrası başka bir hastaneden acil servisimize yönlendirilen C.Y. isimli hastaya yapılan tetkiklerde akciğer yaralanması saptandı. Hastanemize gelene kadar çok kan kaybeden ve tansiyon değerleri çok düşen hasta acil şartlarda ameliyata alındı. Kliniğimizde normal akciğer ameliyatları zaten kapalı yöntemle yapılmaktadır. Ancak ilk kez bir acil akciğer ameliyatı kapalı yöntemle yapıldı. Ateşli silah yaralanması, delici-kesici alet yaralanması veya travmaya bağlı oluşan akciğer yaralanmalarında yapılan acil ameliyatlar genelde açık ameliyat dediğimiz büyük kesiler yapılmaktadır. Dolayısıyla hastaların ağrısı çok olmakta, hastanede daha uzun süre yatmaktadır. Kozmetik anlamda da problemler yaşanmaktadır. Bu hastamızda kapalı yöntem tercih edilerek ameliyat başarılı bir şekilde yapıldı. Enteresan olansa delici-kesici alet yaralanmasının yarattığı kesinin boyutu yaklaşık 15 santim iken bizim hastanın hayatını kurtarmaya vesile olacak şekilde yaptığımız ameliyat kesisi sadece 2 santim.” dedi. Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op.Dr. Ebubekir Aksu, aynı gün yine Türkiye de ender olarak yapılan bilinci açık hastaya ağrısız akciğer ameliyatı hakkında da bilgi verdi. M.N.B. isimli hastanın akciğer problemi olması nedeniyle tanı ve tedavi amacıyla yönlendirildiğini ve hastanın kendilerine geldiğinde ciddi nefes darlığı olduğunu aktaran Aksu şöyle devam etti: “Öncellikle akciğerdeki sıvı boşaltılarak hastanın daha rahat nefes alıp vermesi sağlandı. Yapılan tetkiklerinde guatr bezinin çok çalıştığı, kalpte ritm bozukluğu olduğu saptandı. Hatta hastanın takibinde tansiyon ve kalp ritmi o kadar çok düştü ki tansiyon yükseltici ilaçlar başlanmak zorunda kalındı ve bir süre yoğun bakımda takip edildi. Göğüs hastalıkları kliniği ile birlikte değerlendirilen hastanın akciğerinden biyopsi alınmasına karar verildi. Hem kalp hem guatr beziyle ilgili sıkıntılar nedeni ile narkoz verilerek yani genel anestezi verilerek yapılacak bir ameliyatın yüksek riskli olacağı kardiyoloji, dahiliye ve anestezi hekimlerince belirtildi. Hayatını kaybetme riski yüksekti. Ancak yapacağımız ameliyat da hasta için çok önemliydi. Ameliyatın yapılmaması durumunda akciğerle ilgili hastalığa tanı konamayacak ve tedavi alamayacaktı. Dünyada ve ülkemizde son zamanlarda uygulanmaya başlanan yöntemle hastanın ameliyata alınmasına karar verildi. Hastanın bilincini tam olarak kapatmadan ancak ağrı duymasını engelleyecek şekilde bir takım ilaçlar verildi. Hastayla konuşurken ameliyatımızı başarılı bir şekilde yaptık. Hasta ağrı hissetmedi. En önemli kazanımız ise hastaya genel anestezi verilmesiyle oluşabilecek riskler engellendi.” Başarılı bir ameliyat sonrası eski sağlıklarına kavuşan C.Y. ve M.N.B. ise Op.Dr. Ebubekir Aksu, hemşireler ve hastane çalışanlarına teşekkür ettiler.