SANAYİ VE TİCARET FUARI AÇILDI

SANAYİ VE TİCARET FUARI AÇILDI

SUMBAS’TA AHIR YANGINI

SUMBAS’TA AHIR YANGINI

DEREDE MAHSUR KALAN İNEK KURTARILDI

DEREDE MAHSUR KALAN İNEK KURTARILDI

KADİRLİ BELEDİYESİ GELENEKSEL ÇOCUK OYUNLARI ŞENLİKLERİ DÜZENLENDİ

KADİRLİ BELEDİYESİ GELENEKSEL ÇOCUK OYUNLARI ŞENLİKLERİ DÜZENLENDİ

Hasan Dede Türbesi için iyileştirme ve çevre düzenlemesi çalışmaları başladı.

Hasan Dede Türbesi için iyileştirme ve çevre düzenlemesi çalışmaları başladı.

BAĞIMSIZ YOLLAR …
    • 17 Ağustos 2022 - 08:08:10

 

Twitter’dan bir fotoğraf ile karşılaşıyorum.
Whatsapp ekran görüntüsü. Baba ile oğul arasında bir konuşma.
Baba çocuğa yalvarıyor:
“Bize böyle davranma lütfen eve gel konuşalım.’’
Çocuk yazıyor:
“Baba konuşma benle, yazma.”
Arada geçen olayı anlatıyorum. Çocuk 18li yaşlarında. Bu sene yapılan üniversite sınavına girmiş ve 20 bin sıralama yapmış. Mühendislik bölümlerini istediği ve güzel bir üniversite hayatı geçirmek istediği için İzmir ve Antalya’daki mühendislik bölümlerini yazmış. Tercih döneminden sonra tercihlerine bir göz atmak için girmiş ve görmüş ki kendi şehrinden bölümler yazıyor ve İzmir ve Antalya gibi yerler silinmiş. Telaşla ailesine yazmış ve öğrenmiş ki anne babası kendisinden habersiz tercihlerini değiştirmiş. Babanın savunması ise yazdığı şehirlerde okumasının çok zor olduğu, oraya gidince geçinemeyeceği vs vs.
Şimdi olayın alt yapısını çözümleme bölümüne geçelim.
Belki gerçekten de ailesinin durumu çok çok kötüdür ve böyle habersizce ve sorgusuzca tercihi değiştirmeye itecek kadar umutsuzdur.
Oysa 20 bin sıralama yapmış bir çocuk, sokağa çıkıp bunu bağırsa 50 tane burs verecek insan çıkar.
Hadi çıkmadı diyelim. Devletin birçok yurt imkânı var. O da mı olmadı; yahu bu çocuk bir yetişkin, kendi kararlarını verebilecek ve sorumluluk alabilecek yaşa gelmiş bir birey. Part-time gider çalışır yine kendini geçindirir.
Burası yaşanan spesifik bir olayın arka planı idi şimdi bir de bu tür olayların yaşanmasını arkasında yatan sebeplere inelim. Yani neden ebeveynler çocuklarına sürekli bişeyler dayatıp onların hayatına bu denli karışıyor bu noktaya bakalım.
Böyle olayları yaşamamızı sağlayan temel şey toplumsal yapımız.
Orta Doğu’nun doğusundan, batısına doğru ilerledikçe ailelerine çocuklarına özgüven ve hayata sıkı bir başlangıç sağlamak için kendilerinden bağımsız yetiştirmeye özen gösterdiğini görüyoruz. Mesela çoğu Avrupa ülkesinde çocuk isterse 18 yaşında evlenip evinden uzakta yaşayabilir ya da yurt dışına gidebilir vs vs. Ancak geri kalmış ve çok nüfuslu Hindistan , Afganistan , Pakistan gibi ülkelere baktığımızda birey evlense bile ailesi ile yaşamaya devam ediyor.
Ülkemiz ise bu durumda tam arada kalmış durumda, toplumun kültürel olarak ikiye bölündüğünü görebilirsiniz.

Bunun bir diğer sebebininse ebeveynlerin dogmalarının olduğunu düşünüyorum.
Kendi küçüklüklerinde yaşadıklarının onlarda karşı konulamaz bir korku ve eksiklik yaşattığını ve bu yüzden çocukları üzerinde kendi benlikleriyle hüküm sürmek istediklerini görüyorum.
Yani mesela anne-babadan biri üniversite okuyamıyor, bunun sonucunda çocuğunun tercihine karışarak kendi içindeki eksiği tamamlıyor. Ya da yine anne-babadan biri sevdiği tarafından terkediliyor, çocuğu bunu yaşamasın diye onun ilişkisine karışıyor.
Gördüğünüz gibi temel sebeplerden biri kıskançlık diğeri ise aynısını çocuğum da yaşamasın düşüncesiyle gelen korku. İkisinde de çocuğun kendi iradesi, seçimleri, düşünceleri , hayalleri , hedefleri yok sayılıyor.
Acilen bu durumu aşmalıyız. Ailelerin bu düşünceleri çocukları üzerine baskı yoluyla uygulaması yerine, çocuğunu bir birey olarak görmesi ve onunla bu konuyu sözlü olarak tartışması gerekiyor.
Aksi halde, bu durum devam ederse geleceğe doğru değil, ebeveynlerin çocuklara kendi başaramadıkları hayalleri yapmayı dayatması sebebiyle olduğumuz yerde saymaya hatta gerilemeye doğru adımlar atarız.
Eğer siz de böyle bir durumla karşı karşıyaysanız, düşünceleriniz yok sayılıyorsa bunu size yaşatan kişiyi karşınıza alın ve durumu korkmadan anlatın.
Atatürk’ün bir sözü ile yazımı noktalıyorum:
‘’Fikirler, cebir ve şiddetle , top ve tüfekle asla öldürülemez.’’

MUSTAFA KEMAL EVREN ÇİĞİL -EĞİTİMCİ-YAZAR

  • UYARI
  • Sistem 2 Farklı Yöntemle IP Numaranızı Kayıt Altına Almaktadır. Yasal Durumlarda Bu Kayıtlar Yetkili Mercilere Tarafımızdan Verilecektir. Lütfen Yorumlarınızı Buna Dikkat Ederek Yazınız.
  • Yorumla

ANKET

Sitemi nasıl buldunuz?

Üye Girişi
  • Kullanıcı Adınız
  • Şifreniz