ATEŞ ÇEMBERİ – EMRE KIR

Neredeyse 10 asır önce başladı bu topraklarda Türklüğün hikâyesi Sultan Alparslan ile… Osmanlı İmparatorluğu ile devam etti; varlığımız, hep bir alçaldık, düştük ama vermedik canımızı, yeniden dirildik Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti olarak.

Yeniden dirilmemizi istemeyenler ise hep vardı; bazen adları Bizans oldu, Safevi oldu, kimi zaman Haçlı dedik, sonra Yunanistan, İsrail ve daha niceleri…

İsimleri değişti ama niyetleri, şekilleri ve planları hiç değişmedi. Etrafımızdaki ateşten çember hiçbir zaman sönmedi. Sönmeye de niyeti yok gibi.

Yıllardır Türkiye aleyhine nerde bir propaganda yapılmaya kalkışılsa ön safı çeken Yunanistan’daki Lavrion kampında açık açık örgüt propagandası yapılıyor. Akla şu soru gelmez mi? Lavrion kampı terör örgütlerinin yeni Kandil’i mi? Yakın zamanda ABD’nin yaptığı hibelerle silahlanma yarışına giren ve Ege’de gerginliği arttıran, yetmeyip Türk Hava Kuvvetleri uçağına radar kilidi açacak kadar küstahlaşan, uluslararası hukuku ihlal eden bu şımarık devlete en sert cevaplar kuşkusuz verildi devlet kanadından ama sahada da somut tepkileri almaları artık kaçınılmaz.

Diğer taraftan ABD’nin de desteğiyle Suriye’de Kuneytra, Suveyda ve Dera’da yeni bir devlet kurulmaya çalışılıyor. Koalisyon güçlerinin bu üç şehre yoğun silah ve cephane sevk ettiği yönünde net bilgiler var. Suriye içinden ve dışında yaşayan ve koalisyon güçlerinin yüksek maaş teklifini kabul edip bölgeye kanalize olan pek çok asker ve subay var. Özerklik vaadinin yanı sıra muhaliflere uçaksavar vb. gibi silahların verileceği bilgisi koalisyon güçlerinin iştahını epey kabartıyor.

Yunanistan’ın bir yaramaz, şımarık çocuk misali absürt çıkışları, Türkiye’nin güneydoğu sınırında yaşanan bu hareketlilik, ister istemez akla Türkiye-Şam yakınlaşmasını getiriyor.

Tüm bu olayları kışkırtanlar Türkiye’nin PKK-PYD terör koridoruna müdahalesine yönelik mi sorusunun cevabını da herhalde almış oluyoruz. Acaba hedef Yunanistan’ın tacizleriyle Türkiye’nin dikkati Ege’ye çekerken Suriye’de bölünmeleri arttırıp İsrail’e yeni alanlar mı açmak? Çünkü Tel –Aviv’in de bir Suveyda hesabı var. Anlaşılan bu hamleler ve yaratılacak kaosların daha çok sebebi ortaya çıkacak.

Bildiğim fakat çok kullanmadığım bir laf var, “Ateşle oynayan eninde sonunda kendini yakar!…’’

Sevgilerimle…