KADİRLİ BELEDİYESİ GELENEKSEL ÇOCUK OYUNLARI ŞENLİKLERİ DÜZENLENDİ

KADİRLİ BELEDİYESİ GELENEKSEL ÇOCUK OYUNLARI ŞENLİKLERİ DÜZENLENDİ

Hasan Dede Türbesi için iyileştirme ve çevre düzenlemesi çalışmaları başladı.

Hasan Dede Türbesi için iyileştirme ve çevre düzenlemesi çalışmaları başladı.

KADİRLİ TİCARET BORSASI BAŞKANI VE YÖNETIM KURULU ÜYELERİ  BASINLA BİR ARAYA GELDİ

KADİRLİ TİCARET BORSASI BAŞKANI VE YÖNETIM KURULU ÜYELERİ BASINLA BİR ARAYA GELDİ

TEKELİ KÖYÜNDE ÇIKAN YANGINDA ODUN VE BALYALAR YANDI

TEKELİ KÖYÜNDE ÇIKAN YANGINDA ODUN VE BALYALAR YANDI

Başkan Olcar, şoför ve galerici esnaflarıyla bir araya geldi

Başkan Olcar, şoför ve galerici esnaflarıyla bir araya geldi

SEVGİYİ YAŞATANLARA SELAM OLSUN
    • 12 Kasım 2020 - 20:10:16


Yakın tarihte deprem gerçeği ile yeninde yüzleştik.Deprem gerçeği maalesef bu ülkenin acı gerçeği. Her deprem sonrasında olduğu gibi İzmir depremi de arkasında dram, acı ve gözyaşı bırakarak yeni yaralar açtı yüreklerimizde. Her defasında bu son olsun istedik ama maalesef olmuyor. Deprem hassasiyeti olmadan yapılan, üç beş kuruş daha fazla kazanalım diye malzemeden çalınarak yapılan binalardan canlarımız kopup gidiyor. Anne babalar evlatlarından, evlatlar anne babalarından, kardeş kardeşten, eşler birbirlerinden kopuyor.
Acı ve gözyaşının varlığını inkâr etmeden bu kadar olumsuzluğun içinden güzel bir şeyler görmek adına şahit olduklarımız da memleketim adına onur kaynağı oldu. Bir kez daha şahit olduk ki bu millet şefkat ve merhamet dolu. Enkazdan çıkanher hayat gözlerimizi yaşarttı. Hangimiz ağlamadık Allah’ın izniyle saatler sonra enkazın altından çıkan evlatlarımıza. O moloz yığınlarının içinden başlar üzerinde çıkan her hayat bize umut oldu. O itfaiye erleri, askerler, sivil toplum örgütleri, vatandaşlar, sağlık görevlilerinin enkazdan kuyumcu titizliği ile canlı arayışına şahitlik ettik. Hep bir umut vardır heyecanı ile çalışmalarına şahitlik ettik. Başka başka şehirlerden gelip hiç tanımadıkları insanlar için çırpınan millet sevdalısı, insan sevdalısı gönüllüler. Enkaz yığınlarını yanında oturduğu yerden uyuyarak nöbet bekleyen, omuzlarında insanlığın yükünü taşıyan koca yürekli güzel insanlar, sizler umudun adı oldunuz. Enkazın altından çıkardığınız her insandan sonra döktüğünüz mutluluk gözyaşları bizlerin yüreklerine çağlayan oldu aktı. Allah’ın izniyle sizler sadece yaralıları çıkarıp sevenlerine kavuşturmadınız. İlmek ilmek sevgi ektiniz katılaşan yüreklere ve bütün dünyaya insanlığın ölmediğini bir kez daha gösterdiniz. Dudaklardan dökülen Allah u Ekber nidaları teslimiyetin, tevekkülün zirvesiydi.
Bir milleti değerli kılan inancından aldığı ilhamdır. Bu ilham bize hayat kaynağı olmuştur. Bu kaynaktan kana kana içen nice büyük âlimler bu toprakların mayası olmuştur. Bu öyle bir maya ki milletimizi asırlardır insan sevgisi ile yoğurmuştur. Bu topraklara sevgi tohumu eken Yunus Emre’nin deyimi ile “Yaratılanı severiz. Yaratılandan ötürü.” Bu sevgi kuru bir sevgi değil. İçinde fedakârlık barındırır. Karşılık, menfaat beklemeden. Nerde bir garip mahzun olsa bizim yüreğimiz yanar. Aç, açıkta olanlara kol kanat germek için nasıl çırpındığımıza yakın tarih şahittir.
Mevlana’ya sormuşlar:
-Şeyhim siz Şems’i tanımdan öncede tanınmış büyük bir âlimdiniz. Şems’te ne buldunuz? Mevlana cevap verir:
“- Ben şemsi tanımadan önce acıktığımda bir kâse çorba içiyor, karnım doyuyordu. Ama artık doymuyor. Biliyorum ki dışarıda aç insanlar var. Üşüdüğümde üzerimi örtüyor, ısınıyordum. Ama artık ısınamıyorum. Biliyorum ki dışarda üşüyen insanlar var.”
İşte bizdeki ruh, bu ruh. Bir yerde aç insanlar varsa ki var, bizler doymanın tadına varamıyoruz. Birileri bir yerlerde üşüyorsa ki üşüyor, bizler tam anlamıyla ısınamıyoruz. Onun içindir ki bir kişi üzüldüğünde bizim hep bir yanımız eksiktir. Bir garibin yüzü güldüğünde o gün bizim bayramımızdır.
Asırlar öncesinden ruhumuza ilmek ilmek işlenmiş bu anlayış bizlere miras kaldı. Zihnimizin, ruhumuzun derinliklerinde saklı. Ne kadar gizleseniz de, yok etmek isteseniz de engel olamıyorsunuz. Yeri ve zamanı geldiğinde bütün haşmeti ile ortaya çıkıyor. Bizden bu ruhu çalmak için çok uğraştılar ama çok şükür çalamadılar. Allah’ın izniyle de çalamazlar. Bizim tarihimiz, medeniyetimiz insan sevgisi üzerine kurulmuş. Bu sevgiyi yaşatanlara selam olsun. Bu sevgiyi ekenlerden Mevlana ne güzel söylemiş; “İstiyorsan Hakk’a varmayı, meslek edin gönül almayı, bırak saraylarda mermer olmayı, toprak ol bağrında güller yetişsin.”Memduh Ergin-Eğitimci-Yazar

  • UYARI
  • Sistem 2 Farklı Yöntemle IP Numaranızı Kayıt Altına Almaktadır. Yasal Durumlarda Bu Kayıtlar Yetkili Mercilere Tarafımızdan Verilecektir. Lütfen Yorumlarınızı Buna Dikkat Ederek Yazınız.
  • Yorumla

ANKET

Sitemi nasıl buldunuz?

Üye Girişi
  • Kullanıcı Adınız
  • Şifreniz